Türk halkının gözdesi ve birçok efsaneye ev sahipliği yapan Kızılırmak Nehri, 17 yaşındaki Mehmet’in kaybolmasıyla bir kez daha üzülmesine neden oldu. Genç Mehmet, ailesiyle birlikte çıktığı gezintinin ardından bir anda kayboldu. Ailesi, akşam saatlerinde 17 yaşındaki çocuğun evine dönmediğini fark edince büyük bir endişeye kapıldı. Kızılırmak'ın kenarlarında yaptığı araştırmalar neticesinde, eşyalarının bu bölgedeki kıyı noktalarında bulunduğu belirtildi. Genç Mehmet’in kayboluşunun ardında yatan sırlar ve duruma dair gelişmeler, çevre halkı tarafından merakla takip ediliyor.
Mehmet’in kaybolduğu haberinin alınmasının ardından hemen arama kurtarma ekipleri bölgeye sevk edildi. Ailesi, komşuları ve gönüllüler, nehri araştırmak için kıyıya akın etti. Olayın hemen ardından konuşan Mehmet’in annesi, oğlunun son zamanlarda nehir boyunca sıkça zaman geçirdiğini ifade ederek, “Oğlum hep suyun etrafında oynardı. Bu sabah da bizimle gelmek istemedi. Şimdi nerede olduğunu bilmiyorum” dedi. Bu sözler, ailenin içinde bulunduğu çaresizliği tüm ayrıntılarıyla gözler önüne serdi.
Bölgedeki arama kurtarma ekipleri, Mehmet’in kaybolduğu bölgeyi titizlikle taramaya başladı. Kızılırmak Nehri’nin akıntılı ve derin olması, arama çalışmalarını zorlaştırsa da ekipler ve gönüllüler, genç çocuğun bulunması için ellerinden geleni yapmaya kararlılar. Güvenlik güçleri, “Mehmet’in kaybolduğu alanda detaylı bir tarama yapacağız. Havadan ve karadan tüm imkanlarımızı seferber ettik” açıklamasında bulundu. Ayrıca, sosyal medya üzerinden de vatandaşların dikkatli olmaları ve toplumsal bilincin artması gerektiğine vurgu yapıldı. Kaybolan gençlerin bulunmasında toplumsal dayanışmanın önemi bir kez daha öne çıkıyor.
Kızılırmak’ın bu kaybolma olayı, ülke genelinde kaybolan çocuklarla ilgili yapılan çalışmaların ve toplumsal farkındalığın artması adına önemli bir örnek teşkil ediyor. Çocukların güvenliğinin sağlanması konusunda ailelere ve topluma düşen sorumlulukları hatırlatıyor. Mehmet’in ailesinin acı dolu bekleyişine tüm Türkiye ortak olmakta; dualarının yanı sıra, sosyal medyada “#MehmetBulunsun” etiketiyle bir kampanya başlatıldı. Bu kampanya, kaybolan çocukların bulunmasına katkı sağlamak amacıyla sürdürülmekte ve aynı zamanda çocuk güvenliğinin önemini vurgulamaktadır.
İlgili içecek programlarının ve etkinliklerin de çocukların güvenliğini artırma adına düzenlenmesi gereken önemini gözler önüne seriyor. Kızılırmak Nehri çevresinde yürütülen arama ve kurtarma çalışmaları, bölgedeki yerleşim alanlarından da destek alarak devam etmektedir. Bununla birlikte, arama sonucunda elde edilen bulgular ve yaşanan gelişmeler kamuoyuyla paylaşılacak ve Ulaşım ve Altyapı Bakanlığı gerekli tüm önlemleri alacağını belirtti. Ama şu anda tek dileğimiz, Mehmet’in en kısa zamanda sağ salim bulunmasıdır.
Kızılırmak Nehri’nde bir başka kaybolma vakası gerçekleşmemesi için tüm bireylerin dikkatli olması ve çocuklarını yalnız bırakmamaları gerektiği konusunu da hatırlatmaktadır.
Son olarak, Mehmet’in aile dostu olan Ali, “Umarım oğlumuzu bir an evvel buluruz. Kızılırmak’ın suyu belki ona göz açtırmaz ama biz onun dönmesini sabırsızlıkla bekliyoruz” dedi. Bu tür olayların bir daha yaşanmaması ve toplanma kültürünün arttığı bir topluluk oluşturmak için de bu kaybolma vakalarını toplumsal farkındalıkla sonlandırmak her bireyin görevi olmalıdır.